ERGENLİK GELİŞİMİ VE SORUNLARI

20.03.2011 14:47:24

ERGENLİK GELİŞİMİ VE SORUNLARI

Ergenlik Gelişimi ve Sorunları

 

Ergenlik, her bireyin hayatında oldukça önemli yer tutan bir dönemdir.  Genellikle 11?20 yaşları arasında tanımlanan bu döneme girme yaşı ve uzunluğu genetik ve çevresel faktörlere göre kişiden kişiye değişiklik göstermektedir.  Ergenlik dönemi, dalgalanmaların yoğun görüldüğü zor bir dönemdir.  Bu dönem ?fırtına-gerginlik? dönemi olarak da bilinir.  Bu dönemde kişiler, biyolojik gelişimin yanı sıra, psikolojik, zihinsel ve sosyal açıdan gelişir, olgunlaşırlar.  Bu derece önemli değişikliklerin olduğu, çocukluktan yetişkinliğe adım atıldığı, kişinin artık kendini ve çevresini farklı bir pencereden gördüğü bu dönemi, ergenler en yakını olan ailelerinden aldıkları destekle aşabilmektedir. 

  Anne ve  babaların temel görevi, çocuklarını bağımsız, verimli ve sorumlu bir şekilde yaşayabilecek duruma getirmek olmalıdır.  Ailelerin; Ergenlik dönemi ile baş etme hazırlıklarına erken başlaması, çocukları ve kendileri için en iyi yoldur.  Bebeklik döneminden itibaren sağlıklı, karşılıklı sevgi ve saygıya dayalı, tutarlı ilişkiyle yetişen gençlerde ergenlik daha rahat yaşanır.  Çocuğun doğumundan itibaren ilişkiye zaman ayrılması sağlıklı iletişim için önemlidir.  Bu konularda önceden bilgi sahibi olma, tıpkı aşı gibi koruyucu ve rahatlatıcı olur.

Ailenin Ergenlik Dönemindeki Çocuğuna Yaklaşırken Dikkat Etmesi Gerekenler;

 Sorunlara ortaklaşa yaklaşmalıdır.  Diyalog kurmada istekli olmalıdır.  Diyaloğu aile başlatmalıdır.  Aile Objektif olmalıdır.  Ergenin gözüyle görmeye çalışmalıdır.  ?Ben senin yaşındayken? diye başlayan ve kendilerini  öven konuşma biçiminden sakınmalılardır.  Gerçekçi olmaya özel çaba sarf etmelilerdir.  Genç için yetişkinleri kendi yaşlarında ve sürekli çalışkan, başarılı, düşünceli, saygılı, anlayışlı, çok sevilen bir kişi olarak düşünmek oldukça zordur.

Anlamı bilinen ve yerinde kullanılan ?sevgi  ilacı? gerçekten birçok sorunun çözümünde çok etkilidir.  Sevgi gizlenmemelidir.  ?İçinden sevmek? şeklinde bir sevgi türü yoktur.  Sevgi saydam olmalıdır.  Sevgi ön şartlı ve koşullu olmaz.  Sevgi şartsız olduğu zaman anlam taşır.  Sevgi ekmek, su ve hava gibi temel ihtiyaçlardan birisidir.  Sevginin en anlamlı ifadelerinden birisi hoşgörüdür.  Gencin kendisini tanıyıp, yeteneklerini geliştirmesine yardım eder.

Çocuklar ve gençler ailenin söylediklerinize değil, yaptıklarına dikkat eder.  Bu açıdan aile kuru kuruya nasihat eden bir anlayışı benimsememelidir.  Onun duyulması, dinlenilmesi ve ne dediğinin anlaşılmasına çalışılmalıdır.  Mutsuz ve üzgün olduklarında bile, aile ile konuşmalarını yüreklendirecek ilişki tarzı geliştirilmelidir.  Özel hayatına kesinlikle saygı gösterilmelidir. Örneğin, kapısını vurmadan odasına girilmemelidir. Günlüğü okunmamalıdır.  Ona gelen bir mektup açılmamalıdır.  Ondan kesinlikle mükemmel olmasını beklenmemelidir.  Ufak tefek hataları görmezden gelinmelidir.  Onu iyi komşu çocukları ile kıyaslamak doğru değildir.  Tenkitte cömert olunduğu kadar övgüde ve takdirde de cömert olunmalıdır.  Gence bir davranışı öğretmenin en iyi yolu ondan beklenenleri ona vermektir.

 



1

8 ilde MAHZEN-36 operasyonu: 42 şüpheli yakalandı

2

İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırısında 7 Filistinli yaşamını yitirdi

3

Fenerbahçe'nin yeni teknik direktörü belli oldu! Ali Koç Jose Mourinho ile anlaşmaya vardı

4

MSB duyurdu: Pençe-Kilit'te 1 şehit

5

“MİLLİ TOGG” ŞEHİT AİLELERİNE HİZMET VERMEYE BAŞLADI