?Kişi Kişinin Aynasıdır?

Son günlerde gezi olaylarından sonra ikincisi gerçekleştirilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan?ı devirme planı ülkeyi yine bir kaosun eşiğine getirdi.

Bu olay ülkedeki hukuk sisteminin nasıl işlediğini gözler önüne sererken, ülkeye derinden kimlerin etkisi olduğunu ve içimizdeki satılık adamlarında azımsanamayacak şekilde bir boyuta ulaştığını gösterdi.

Elbette kimse yolsuzluk ve usulsüzlük olsun istemez ve bazı hatalar mazur görülemez. Ama suçsuz infaz da yapılamaz. Hani bir söz vardır ya, ?kişi kişinin aynası? diye. İşte aynı bu gibi, adam kendisi hırsızın arsızın daniskası olduğu hale, herkesi de hırsız arzı görmek istiyor.

Ülkemizdeki şu anki düzen doksan yıl önce kurulmuş bir sistem ve düzendir. Kim gelirse gelsin bu düzene uyacaktır. Geçmişe şöyle bir göz atalım nelere şahit olduğumuzu tek tek görürüz. Elbette insanın olduğu yerde her şeyin olması da muhtemeldir.

Öncelikle yapılan işlerin makul ve gayri makul olmak üzere ikiye ayırmak gerekir. Birde, ?iğneyi kendimize çuvaldızı başkasına batırmak gerek? kaidesince. Haksız ve insafsız olarak bir tarafa yüklenmek hoş bir davranış olmasa gerek.

Dün yerin dibine batırdığımız kişi ve kurumları şimdi ele avuca sığdıramıyorsak, bunda bir yanlış var demektir. Fakat şu bir gerçek ki, bu zamanda adil olamadığımız kesin ve hatta mümkün de değil desek abartmış olamayız. Çünkü zaman ve zemin ve de şartlar insanın adil olmasına engeldir. Bu bakımdan zaten şartlar da tam müsait olsa bile insan mutlak adil olamaz. Çünkü Allah?tan başka adil olmaz.

İşte, biz burada makul ölçülerdeki yanlışları abartarak anlatmak yerine, ölçülü ve insaflı eleştirilerde bulunmak lazımdır. Bir de eleştiri yapmadan önce insanın kendisini ve hatalarını gözden geçirip konuşması icap eder.