Enerji içecekleri, gençlerde kalp krizi riskini artırıyor

14.04.2022 08:51:00

Enerji içecekleri, gençlerde kalp krizi riskini artırıyor

Kalp hastalıklarının çeşitli nedenleri olabilmektedir.

Sigara, düzensiz beslenme, obezite, aşırı alkol tüketimi, aşırı stres gibi pek çok faktör, kalp hastalıklarını tetikleyen nedenler arasındadır.

Özel bir hastanenin Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hamza Duygu, aynı zamanda yaş, cinsiyet, genetik ve etnik etkenlerin de kalp ve damar sağlığını bozan risk faktörleri arasında olduğunu belirtti.

İHA’nın haberine göre; yaş, cinsiyet, genetik ve etnik etkenlerin değiştirilemez etkenler grubunda olduğunu söyleyen Hamza Duygu, sigara tüketimine bağlı kalp rahatsızlıkları, sağlıksız beslenme alışkanlıkları, aşırı alkol tüketimine bağlı rahatsızlıklar, oturgan yaşam, obezite, kan yağları, kan basıncı ve kan şekeri yüksekliğinin ise düzeltilebilir risk faktörleri olduğunu belirtti.

“20’li veya 30’lu yaşlarda da kalp damar tıkanıklığına günlük pratikte daha sık rastlanmaktadır”

Duygu, modern hayatın ve teknolojinin hızla getirdiği değişimler nedeniyle toplumun gün geçtikçe farklılaşan bir yaşam tarzı sürdürmeye başladığını söyledi.

İnsanların artık daha az hareket eder haline geldiğini belirten Duygu, yeni yaşam tarzı ile beslenme alışkanlığının kötü yönde etkilendiğini ifade etti. Duygu, bu dönemde beslenmenin daha çok hayvansal kaynaklı gıdalara dayandığını belirterek şu sözleri kullandı:

“Kişiler sebze ve meyve yeterince tüketmemekte. Fiziksel aktivite eksikliği ile birleştiğinde kalp damar hastalıklarına yakalanma riski artar. Son yıllarda 20’li veya 30’lu yaşlarda da kalp damar tıkanıklığına günlük pratikte daha sık rastlanmaktadır. Bunun en önemli nedeni ise sigara alışkanlığıdır. Buna ek olarak fiziksel aktivitedeki azalma, kilo artışı, beslenmeye yeterince dikkat edilmemesi ve stres de katkıda bulunan faktörler arasındadır.”

“Batı tipi diyet ve fastfood alışkanlığı giderek artıyor”

Duygu, kalp sağlığını korumak açısından düzenli beslenme alışkanlığının büyük önem taşıdığını söyledi. Düzenli ve sağlıklı beslenme ile kalp damar hastalıklarına neden olan risk faktörlerinden de uzak durulabileceğini belirten Duygu, “Sağlıklı beslenme ile kalp damar hastalıklarına neden olan risk faktörlerinden aşırı kilo, kolesterol yüksekliği, şeker hastalığı ve yüksek tansiyon gelişimini geciktirmek ve azaltmak mümkün. Toplumda giderek batı tipi diyet ve fastfood alışkanlığı giderek artıyor. Bu durumla ancak sağlıklı yaşam hedeflenerek mücadele edilebilinir.” ifadesini kullandı.

“Enerjinin yüzde 30’dan azının hayvansal yağlardan alınması gerekiyor”

Yeme düzeninin çocukluk yaşlarından oturmaya başladığını söyleyen Duygu, bu yaşlardan itibaren sağlıklı diyet alışkanlığının yerleştirilmesi ile toplumun kalp damar hastalığı riskinin azaltılabileceğini belirtti.

Aşırı kalori ve tuz tüketiminin önlenmesi, hayvansal yağların azaltılarak bitkisel yağların taze sebze, liften zengin yiyecekler ve balığın daha çok tüketildiği bir yeme düzeninin benimsenmesi gerektiğini söyledi.

Duygu, zeytinyağı ve balık tüketiminin daha fazla olduğu bölgelerde kalp ve damar hastalıklarından ölümlerin daha az görüldüğünü belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Toplam tüketilen enerjinin yüzde 30’dan azının hayvansal yağlardan alınması gerekiyor. Öncelik verilmesi gereken bir diğer konu da şeker hastalığı sıklığındaki korkutucu artıştan sorumlu olan şişmanlık ve hareket azlığı ile mücadeledir. Bu konuda toplum düzeyinde verilmesi gereken mücadele topluma eğitim yoluyla bilinç kazandırmak suretiyle gerçekleşebilir. Okullarda fiziksel aktivite derslerinin yanında beslenme ile ilgili eğitimler de verilmesi gerekir. Okullarda öğrencilere günde 1 saat beden eğitimi yapma olanağı sağlanmalıdır. Erişkinlerin ise beden eğitimi yapabileceği merkezlerin sayısı ve kalitesinin arttırılması devletçe desteklenmelidir.”

“Sigara tüketimi maalesef ömrümüzden yirmi yıl çalıyor”

Duygu, “Sigara tüketimi maalesef ömrümüzden yirmi yıl çalıyor. Kalp Damar hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalığın yaşanmasına neden olmaktadır. Bu yüzden sigara kullanan kişiler bu alışkanlıklarından vazgeçmesi gerekmektedir. Aktif içicilik gibi ayni zaman da pasif içicilik de çok önemli bir durumdur. Kişiler mutlaka sigara içilen ortamdan uzak durmalıdır.” ifadesini kullandı.

Pasif içicilikte de benzer riskler var

Düzenli olarak sigara içenlerin yüzde 50’sinin sigara tüketiminden kaynaklı olarak kaybedildiğini söyleyen Duygu, bu ölümlerin yaklaşık olarak yarısının orta yaş grubunda görüldüğünü belirtti. İçilen sigara miktarının kalp damar hastalıkları, kanser ve solunum sistemi hastalıkları ile doğrudan ilişkili olduğunu söyleyen Duygu, pasif içicilikte de benzer riskler olduğunu belirtti.

Sigara kullanımının önlenmesinde ilk basamağın eğitim olduğunu söyleyen Duygu, bu konuda okullarda, iş yerlerinde ve sağlık kuruluşlarında da yoğun çabalar harcanması gerektiğini ifade etti.

“Gençlerin tükettiği enerji içecekleri kalp krizine neden olmakta”

Duygu, şu ifadeler ile sözlerini noktaladı:

“Gençler son zamanlarda enerji içecekleri veya keyif verici maddeler kullanmakta. Gençlerin tükettiği enerji içecekleri kalp krizine neden olmakta. Özellikle de gençlerde kalpte ritim bozukluğuna neden olmakta. Genel olarak bilgi verecek olursak yakınlarında kalp damar tıkanıklığı olan kişiler özellikle çok dikkatli olmalı ve önlem almalıdır. Kişiler sigara, enerji içeceği, keyif verici maddeler kullanmamalı fazla olan kilosundan kurtulması gerekmektedir. Kalp damar hastalığında düzenli uyku çok önemlidir. Kişiler en az yedi saat uyku uyumalıdır. Az uyku uyuyan kişilerde özellikle kalp damar tıkanıklığı ve ritim bozukluğunu çok fazla yaşamaktadır.”

 



1

İstanbul'da çarşaflı bir kadına dayak! Yerlerde sürüklendi...

2

Zafer Partisi'nde peş peşe istifalar

3

CHP Meclis Üyesi Adayı Seyfettin Yıldırım'a Vatandaşlardan Büyük Tepki

4

ŞİLE YOLUNDA TRAFİĞE NEŞTER VURACAK PROJE AÇILDI

5

Mescid-i Aksa'da teravih namazı kılındı