Kandilli'nin yeni müdürü Prof. Dr. Haluk Özener ve ekibi İstanbul'u 300 istasyonla izlediklerini söyledi.
Türkiye, deprem tehlikesinin saptanması ve olası bir depremin önceden tahmini konusunda yeni bir döneme giriyor.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, “Toplamda 300’ün üzerinde zayıf ve kuvvetli yer hareketi tespit eden istasyona sahibiz. Yeni dönemde bu istasyonlara ilave olarak planladığımız GNSS (Global Navigation Satellite System) istasyonları var. GNSS istasyonu ile faylar üzerindeki enerji birikimini yüksek duyarlılıkla belirleyebilecek ve nerede, ne büyüklükte bir deprem olabileceğini doğru tahmin edeceğiz” dedi.
Prof. Özener, “2013 yılında İstanbul Kalkınma Ajansı desteği ile dünyada sadece birkaç ülkede bulunan derin kuyu ’strainmetre’ istasyonlarını İstanbul’un çevresine yerleştirdik. Bu istasyonlarda gerilim değişmelerini izleme şansımız olabilir. Yine ABD’de Colorado Üniversitesi ile işbirliği kapsamında Kuzey Anadolu Fayı üzerinde ’kripmetre’ler kurduk. Bu kripmetreler ile fay üzerindeki yer değişimlerini çok hassas olarak anlık olarak izleyebiliyoruz.
Bugün teknolojinin imkanlarıyla depremin yerini biliyoruz, olası büyüklüğünü biliyoruz ancak maalesef ki ne zaman olacağı konusunda bir şey söyleyemiyoruz” ifadelerini kullandı.
Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Erdal Şafak ise konuşmasında, “Ayrıca fay hattına çok yakın, deniz altına konan istasyonlar sayesinde deprem dalgaları İstanbul’un yerleşim merkezlerine ulaşmadan 5-8 saniye arasında bir uyarı almamız mümkün.
Bu kadar kısa bir süre içinde insanın işin içine gireceği bir tedbiri almanın imkanı yok. Ancak bilgisayarlar sayesinde bir çok şeyi otomatik olarak mümkün. Marmaray’ı durdurabilirsiniz, köprüyü kapatabilirsiniz, gazı kesebilirsiniz. Bunun dışında yapılarda izleme sistemlerimiz var. Mesela Boğaz köprülerinde, Marmaray’daki hareketler sürekli ölçülüyor” dedi.